BU KIZ DA NEYİN NESİ
selam
göz alıcı güzellikte, popüler, kendine güvenen, havalı biri değilim. sizin her gün sokakta, otobüste, markette gördüğünüz "sıradan" görünümlü kızlardan biriyim. bu yüzden de toplumda "silik birisi" olarak hatırlanırım -veya hatırlanmam-. lisedeyken çoğu kişinin listede adımı görünce "bu kim" dediğini hatırlıyorum. öğretmenlerim ismimi bilmez veya zor öğrenir mesela. toplumun dayattığı güzel, akıllı, alımlı ve sempatik insan karakterine uymam. vıcık vıcık sevgi yumağı biri değilim, sevdiğim insanların karşısında "ayy cnm seni çok seviyorum" deyip de "bff" olmam. veya en basitinden vedalaşırken veya selamlaşırken sarılmam, yalandan kelimelerle "ya seni çok özledim-özleyeceğim" demem. çoğu insana göre odunum (saçma bir tabir) çünkü normal insanlara göre sevgi sözle ifade edilebilen sosyal medyanın ambalajladığı hazır bir paket. üzgünüm. ayrıca kendimden bahsetmeyi de sevmem, mesela bunları yazmam garip geliyor bana. Devamını getireceğim bir ara, kendimden ne zaman bahsetmek isterim daha bilmiyorum, ama yine de kafama estikçe güncelleyeceğim burayı. Hem bazı şeyleri de siliyorum yazdığım, insan sürekli şekil değiştiriyor, eski formunu kaybediyor ve ben de insanım (acaba). Bakıyorum eski beni yazmışım, hemen yenisi ile değiştiriyorum. Sonsuz sirkülasyon yani anlayacağınız..
(((2017 haziran editi: buradaki paragrafı sildim, alttakiler 2016da yazdıklarım ama hâlâ.)))
bir de bir şey diyeceğim.
ben gülemeden duramıyorum sknjgdvsnjdgvksdgs
valla bu yazıyı zor yazdım nokta koyarak ahhaha
arkadaşlar ben ciddi biri değilim :D olamıyorum da. ama bazılarınız zannediyor ki "sürekli gülen birisi çok mutludur, hayatından çok memnundur, onun hayatında ters giden bir şeyler yoktur" . yalaaan. hayatımda çok kötü olaylara şahit oldum. çocukken belki de sizin yaşayamayacağınız şeyler yaşadım. bunların etkileri hala sürmekte ve bu olaylar da devam etmekte. ama mutluyum. daha beteri de olabilirdi. şu an bunları yazamayacak durumda da olabilirdim. elim olmayabilirdi, veya ayaklarım. daha da beteri zihinsel bir engelim olabilirdi. ulan nasıl sevinmeyeyim bu kadar güzelliklere sahipken!! her gün güneş doğduğu için sevinen biriyim ben! veya havada yıldızları görünce mutlu olan biri. ama ben en çok güneşin doğumunu severim. insanlıktan sıyrılmış bir sessizlik içinde sadece bana özel vizyona giren bir film gibi. dediğim gibi, kendimi çok şanslı hissediyorum dostlarım. ve bu yüzden de sürekli olarak gülüyorum kdgdjbdrgvdrg. bu yüzden ne yaşarsanız yaşayın, kaybettiklerinize üzülmeyin, bugüne kadar kazandıklarınıza ve kazanmaya devam ettiklerinize sevinin :))))
ben bu blogu neden mi açtım?
dostlar, ben kendi içimde bir seyahate çıkmaya karar verdim. yok astral olanından değil. kendimi en uç noktalarına kadar tanımak, hissetmek hissediyorum. zaaflarımı ve gerçekten salakça davrandığım noktaları tespit etmek, daha iyi olmak; belki de en iyisi olana kadar çabalamak istiyorum. bunların ötesinde de bir derdim var. sıradan olmamak, sıradışı birisi olmak. ve girdiğim her hayatta inanılmaz güzellikte farklar yaratmak istiyorum. bir perinin değneği gibi dokunduğum her insana hayat katmak, onları sihirli bir dünyayla tanıştırmak istiyorum.
ve sizler... var mısınız yok musunuz onu bile bilmiyorum :)
zaten kim okursa okusun burayı. ben arada açıp kendimi tanımak istiyorum sadece. kağıda yazmak isterdim ama maalesef ona dayanacak bilek kuvveti bende yok ehehe
bir ricam olacak sizden:
eğer varsanız, daha iyi bir insan olmak, kendimi tanımak için bana yardımcı olur musunuz?
okuduğunuz için çok tenks.
-silik birisi
5 yorum: